Av. Kaptan Kılıç
KAÇAKÇILIK SUÇLARINDA MÜTEMADİLİK
- GİRİŞ
Ceza hukukunda suçun ani suç veya mütemadi suç şeklinde olmasının bir çok açıdan farklı sonuçları olduğu bilinmektedir. Özellikle suçun işlendiği zaman, yer, lehe kanun uygulanması, zamanaşımı, iştirak gibi konular suçun ani suç veya mütemadi suç olması bakımından farklılık gösterebilmektedir. Biz bu yazımızda mütemadi suç kavramına kısaca değindikten sonra kaçakçılık suçlarının mütemadi suç olarak değerlendirilip değerlendirilmeyeceğine dair görüşümüzü açıklamak istiyoruz.
- MÜTEMADİ(KESİNTİSİZ) SUÇ
Neticenin gerçekleşmesiyle birlikte biten suçlara ani, neticenin meydana gelmesinden sonra hemen bitmeyip bir süre devam eden suçlara ise kesintisiz(mütemadi) suç denir. Bunlar tamamlandığı halde bitmeyen suçlardır. Ani suçlar ise tamamlandığı anda biten suçlardır. [1]
Ani suç, cezai açıdan kanunun aradığı unsurların gerçekleştiği anda tamamlanan ve sona eren suç tipidir. Ani suçlarda tamamlanma ile sona erme aynı ana denk gelmektedir. Suçun unsurları bu anda eksiksiz olarak (tam) gerçekleşmektedir. Örneğin, hırsızlık, başkasının taşınabilir eşyasının alınması ile tamamlanır ve sona erer. Kasten öldürme suçu da aynı şekilde bir ani suçtur.
Mütemadi suçlarda ise ani suçtan farklı olarak suçun tamamlanmasıyla hukuka aykırı durumun bir müddet daha devam etmesi gereklidir. Başka bir ifadeyle suçun tamamlanmasıyla sona ermesi arasında bir zaman aralığı söz konusudur. Mütemadi suç açısından gerçekleşen bu unsurların belli bir süre devamı ve tekrar hukuka uygun hale gelecek aşamaya (noktaya) kadar sürmesi icap eder. Hareket ile meydana gelen hukuka aykırı sonucun birden sona ermeyip zaman içinde devam ettiği suçlar, mütemadi (kesintisiz) suç olarak adlandırılır.[2]
Mütemadi suçun en önemli özelliği suçun tamamlanması ile bitmesi aşamalarının farklı zamanlarda gerçekleşmesidir. Mütemadi suçlarda hareketin icrası devam ettiği sürece suç da işlenmeye devam etmektedir. Mütemadi suçlarda hareketten kaynaklanan haksız durumun sürdürülmesi de kanuni tipi gerçekleştirmektedir. Mütemadi suçların kesintisiz olma özelliği nedeniyle suç, haksızlığın gerçekleşmesiyle tamamlanmakta ve bu sonucun ortadan kalkmasıyla bitmektedir.[3]
Kesintisiz suç, mutlak kesintisiz suç ve nisbi kesintisiz suç olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Zorunlu kesintisiz suç, ani suç biçiminde işlenemeyen, neticesi zaman içerisinde devam edip gittiği takdirde suç sayılan eylemlerdir. Bu demektir ki, bir suçun kesintisiz suç niteliğinin taşıması için, hareket ve neticenin az veya çok devam etmesi gerekir. Özgürlüğün kısıtlanması suçu gibi(TCK.m.109). Buna karşılık, muhtemel kesintisiz suçlar, aslında ani suç olarak işlenen eylemlerdir. Örneğin, hırsızlık ani suçtur, ancak elektrik hırsızlığı, elektrik akımı alındığı sürece işlenmekte olduğundan, kesintisiz suç görünümünü taşımaktadır.[4]
- MÜTEMADİ(KESİNTİSİZ) SUÇUN ETKİLERİ
Kesintisiz suçun ceza hukukunun çeşitli kurumları açısından gösterdiği özellikler şunlardır;
Kesintisiz suç, neticesi zaman içerisinde devam edip giden suç olduğundan, bu suça kesintinin gerçekleştiği anda yürürlükte olan yasa uygulanır.
Öte yandan, kesintisiz suçlarda dava zamanaşımı kesintinin gerçekleştiği anda başlar(TCK m.66/6). Aksi takdirde suç işlenirken zamanaşımı süresinin işlemesi, hatta bitmesi gibi failin hak etmediği avantajlı neticeler doğabilir.
Yasa’da kesintisiz suçlarda zamanaşımının kesintinin gerçekleştiği anda başlayacağı öngörüldüğüne göre, buna paralel olarak şikayete bağlı kesintisiz suçlarda şikayet süresi, kesintinin gerçekleştiği andan itibaren başlamalıdır.
Kesintisiz suça, azmettirme dışında kesilme gerçekleşinceye kadar iştirak mümkündür. Belirtelim ki, kesintisiz suç, netice devam ettiği sürece işlenmekte olduğundan, bu süreç boyunca mağdurun meşru müdafaada bulunması mümkünüdür.
Kesintisiz suçlarda davaya bakmaya, kesintinin gerçekleştiği yer mahkemesi yetkilidir(CMK m.12/2).[5]
- KAÇAKÇILIK SUÇLARININ MÜTEMADİLİK YÖNÜNDEN DEĞERLENDİRİLMESİ
Suçların ani suç veya mütemadi suç olarak tanımlanmasının ceza hukuku bakımından bir çok sonucu olduğu yukarıdaki açıklamalardan anlaşılmaktadır. Bu nedenle Kaçakçılıkla Mücadele Kanununda tanımlanan suçların hangilerinin mütemadi suç olduğuna ilişkin görüşümüzü burada açıklamak istiyoruz.
5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununun;
3/1 inci maddesinde; “Eşyayı, gümrük işlemlerine tabi tutmaksızın ülkeye sokma,…. Eşyanın, gümrük kapıları dışından ülkeye sokulması…” suç olarak tanımlanmıştır. Eşya gümrük işlemine tabi tutulmadan ülkeye sokulduğunda veya gümrük kapıları dışından ülkeye sokulduğunda suç tamamlanmış ve bitmiştir. Bu suç bize göre mütemadi(kesintisiz) suç değildir.
3/2 inci maddesinde; “Eşyayı, aldatıcı işlem ve davranışlarla gümrük vergileri kısmen veya tamamen ödenmeksizin ülkeye sokma..” suçu tanımlanmıştır. Suç; Eşya, gümrük idaresini aldatıcı işlem ve davranışla gümrük vergilerini kısmen veya tamamen ödenmeden ülkeye sokulduğunda tamamlanmakta ve bitmektedir. Bu suç mütemadi(kesintisiz) suç değildir.
3/3 üncü maddesinde; “Transit rejimi çerçevesinde taşınan serbest dolaşımda bulunmayan eşyanın, rejim hükümlerine aykırı olarak gümrük bölgesinde bırakılması…” suç olarak tanımlanmıştır. Serbest dolaşımda bulunmayan eşyanın transit rejimi hükümlerine uygun olarak Türkiye’den bir başka ülkeye gitmesi ya da bir iç gümrüğe götürülüp transit rejiminin sonlandırılması gerekir. Bu yapılmak yerine eşyayı taşıyan araç mücbir nedenler hariç gümrük gözetiminden çıkarılarak içindeki eşya bir yere boşaltıldığında(bırakıldığında) suç tamamlanır. Bu suç da bize göre mütemadi(kesintisiz) suç değildir.
¾ üncü maddesinde; “Belli bir amaç için kullanılmak veya işlenmek üzere ülkeye geçici ithalat ve dahilde işleme rejimi çerçevesinde getirilen eşyayı, hile ile yurt dışına çıkarmış gibi işlem yapılması…” suç olarak tanımlanmıştır. Bu suçun tamamlanmış sayılması için belirtilen eşyanın ülke içinde bırakılması yeterli olmayıp, aynı zamanda bu eşyanın yurt dışına çıkmış gibi gösterilmesi de gerekir. Örnek; Dahilde işleme rejimine göre ithal edilen kumaştan 2000 adet pantolon yapılıp ihraç edileceği taahhüt edilmesine rağmen, ihracat gümrük beyannamesinde 2000 adet beyan edilip gerçekte ise 1000 adet pantolon ihraç edilmesi. Bu suçta geçici ithalat veya dahilde işleme rejimine göre ithal edilen eşya Türkiye’de bırakıldığı halde yurt dışına çıkarılmış gibi gösterildiği tarihte tamamlanır. Suçta son hareket yurt dışına çıkarmış göstermedir. Bu gerçek bir ihracat beyannamesinde tahrifat yapılması ya da tümden sahte bir beyanname düzenlenmesi şeklinde gerçekleşebilir. Bu suçun da mütemadi olmadığını düşünüyoruz.
3/5 inci maddesinde; “Birinci ila dördüncü fıkralarda tanımlanan fiillerin işlenmesine iştirak etmeksizin, bunların konusunu oluşturan eşyanın, bu özelliği bilinerek ve ticarî amaçla satın alınması, satışa arz edilmesi, satılması, taşınması veya saklanması…” seçimlik hareketli suç olarak düzenlenmiştir. Bu hareketlere baktığımızda; satın alma ve satma hareketleri satış işlemi gerçekleştiğinde suç tamamlanır. Eşyanın satışa arz edilmesi, taşınması ve saklanması ise devamlılık arz eden hareketlerdir. Bu nedenle mütemadi suç tanımına bizce uygundur.
3/6 ıncı maddesinde; “Özel kanunları gereğince gümrük vergilerinden kısmen veya tamamen muaf olarak ithal edilen eşyanın, ithal amacı dışında başka bir kullanıma tahsis edilmesi, satılması veya devredilmesi ya da bu özelliği bilinerek satın alınması veya kabul edilmesi…” yine seçimlik hareketli suç olarak tanımlanmıştır. Burada da devamlılık arz eden hareketler olarak; eşyanın başka bir kullanıma tahsis edilmesi, devredilmesi veya kabul edilmesini sayabiliriz. Bu hareketler devamlılık arz ettiğinden mütemadi suç tanımına girdiklerini düşünüyoruz.
3/7 inci maddesinde; “İthali kanun gereği yasak olan eşyanın ülkeye sokulması, İthali yasak eşyanın bu özelliği bilinerek satın alınması, satışa arz edilmesi, satılması, taşınması veya saklanması…” seçimlik hareketli suç olarak düzenlenmiştir. Devamlılık arz eden hareketler; satışa arz etme, taşıma ve saklama olduğundan bu hareketler mütemadi suç tanımına uygundur.
3/8 inci maddesinde; “ İhracı kanun gereği yasak olan eşyanın ülkeden çıkarılması..” suç olarak tanımlanmış olup, eşya ülkeden çıkarıldığı anda suç işlenmiş olup, mütemadi suç tanımına uygun olmadığını düşünüyoruz.
3/9 uncu maddesinde; “ İlgili kanun hükümlerine göre teşvik, sübvansiyon veya parasal iadelerden yararlanmak amacıyla ihracat gerçekleşmediği hâlde gerçekleşmiş gibi gösterilmesi ya da gerçekleştirilen ihracata konu malın cins, miktar, evsaf veya fiyatının değişik gösterilmesi…” seçimlik hareketli suç olarak tanımlanmıştır. Gerek ihracat gerçekleşmediği halde gerçekleşmiş göstermenin gerekse ihracata konu malın cins, miktar evsaf veya fiyatının değişik gösterme fiillerinin ya gerçek bir gümrük beyannamesinde tahrifat yapmak, gerçeğe uygun beyanda bulunmamak ya da tamamen sahte bir gümrük beyannamesi düzenlenmek suretiyle yapılması mümkündür. Bu hareketlerin mütemadi suç kavramına uygun olmadığını düşünüyoruz.
3/11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18, 20, 21 maddelerinde; Akaryakıt, tütün mamulleri, makaron, yaprak sigara kâğıdı, etil alkol, metanol ve alkollü içkilerle ilgili hangi fiillerin kaçakçılık suçu oluşturacağı düzenlenmiş olup, bu maddelerde sayılan; üretme, nakletme, taşıma, satışa arz etme, bulundurma, saklama , kullanma fiilleri devamlılık arz ettiğinden mütemadi suç tanımına uygun olduğunu düşünüyoruz. Bu hareketler devam ettiği sürece suç da işlenmeye devam ediyor demektir.
- SONUÇ
Bir suçun mütemadi veya ani suç olarak değerlendirilmesinin ceza hukuku açısından ne gibi sonuçlar doğuracağına yukarıda kısaca değinmiştik. Kaçakçılık suçlarında da bu ayrımın doğru yapılması büyük önem taşımaktadır. Burada detaya girmeden uygulamadan bir örnek vermek istiyoruz; İlk derece bir ceza mahkemesi geçici ithalat rejimi kapsamında yurda sokulan bir araçla ilgili olarak Kanunun 3/2 inci maddesine göre yargılama yaparken, bu suçun mütemadi suç olduğu ve aracın Türkiye içinde el konulduğu yer mahkemesinin yetkili olduğu görüşünden hareketle dosyayı gönderdiği halde, yetki uyuşmazlığını çözmek için konunun intikal ettirildiği Yargıtay’ın ilgili ceza dairesi haklı olarak; suç tanımında yer alan hareketlerin aracın ülkeye girişinde işlemi yapan gümrük müdürlüğüne karşı yapıldığı ve tamamlandığı bir başka deyişle mütemadi suç olmadığı yönünde karar vermiştir.
Kaçakçılık suçlarında, mütemadi suç ve ani suç ayrımı özellikle; zamanaşımı, iştirak, yetkili mahkeme, uygulanacak yasa yönlerinden önemli olduğundan, bu ayrımın doğru yapılmasının ceza hukukunun etkin uygulaması açısından çok önemli olduğunu düşünüyoruz.
İzmir, 25.08.2025
[1] Centel, Zafer, Çakmut Türk Ceza Hukukuna Giriş Dördüncü Bası- s. 259.
[2] ÖZGENÇ, İzzet, Ceza Hukuku Genel Hükümler, Ankara 2013, s.170; KOCA, Mahmut/ ÜZÜLMEZ, İlhan, Ceza Hukuku Genel Hükümler, Ankara 2013, s.116.
[3] KOCA, Mahmut/ ÜZÜLMEZ, İlhan, Ceza Hukuku Genel Hükümler, Ankara 2013, s.116.
[4] Centel, Zafer, Çakmut Türk Ceza Hukukuna Giriş Dördüncü Bası- s. 261.
[5] Centel, Zafer, Çakmut Türk Ceza Hukukuna Giriş Dördüncü Bası- s. 261-262.
